Dedi de hoş oldu mu?

"Sana bir şey anlatacam şekerim! Duydun mu neler olmuş? Benden duymuş olma! " gibi cümleler dedikodunun açılımıdır. Bir heyecan sarar ortalığı...Birinin işi varsa " Az bekleyin beni, geliyorum!" Herkes hazır olunca anlatacak kişi bir havaya girer ki inanamazsınız sanki çok önemli bir şey anlatacaktır. Normal bir olay anlatıldığı zaman heyecan yoktur. Dedikodu yapacak olanın ballandıra ballandıra anlatması ona büyük bir keyif verir. Dinleyenler ise ağzı açık bakakalırlar. İçlerinden bir akıllı çıkıpta "Bugün  onun dedikodusunu yapan , benim olmadığım yerde de beni anlatır endişesi duymaz. Böylece dedikodu yapanların önü kesilmez tam tersine " Başka dedikodularda buluşmak üzere canım"  havasında yolun açık yolsun. Biz her zaman seni dinlemeye hazırız." diye uğurlanır. Gerçekte yaşanan olayların yorumsuz konuşulması dedikodu değildir. Gözle görülmeyen, kulakla şahit olunmayan  olayların  abartılarak anlatılmasına "dedikodu" denir. Yüzüne söyleyemeyeceğin bir şeyi arkasından konuşursan" kaymaklı dedikodu" olur. Neden insanlar dedikodu yaparlar? Bence Zamanlarını anlamlı dolduramadıklarından, işsizlikten ve önemsenmemekten. Bazıları ise kıskançlıktan yapabilir. Bu daha da kötüdür. Bir gün Öğretmenler odasında bir erkek  öğretmen yeni gelen eşinden boşanmış bir hanımın dedikodusunu yapıyordu. Tek bayan olarak oturuyordum. Kendisine seslendim: "Falan bey, sözlerinize dikkat edin. Yaptığınız çok ayıp.  daha doğru dürüst tanımadığınız bir hanımın  arkasından konuşuyorsunuz. Sizin de kızınız var. Yarın aynı şey kızınızın başına da gelebilir...

Yorumlar