Yorgunluk

Ulusal halk danslarının temelini oluşturan üçleme denen bir hareket vardır. Sol ayakla sağa doğru hareket ederken sağ ayağın havada kalarak sonra sol ayakla birleşmesidir. Zihnen, bedenen yorgunluk ayakların yere basması, ruhen yorgunluk ise ayağın havada kalmasıdır. Özellikle sayılarla çalışanlarda ve çok düşünenlerde zihinsel yorgunluk oluşur. Zihinsel yorgunluk huzurlu bir dinlenme – beynin boşalması ya da boşa alınmasıyla giderilebilir ama aşırıya gittiğinde ruhen yorgunlukla birlikte el ele tutuşur artık nereye gideceklerse… Sözcüklerle uğraşanlar aynı zamanda ruhen dinlendikleri için kazançlıdırlar. Bedenen çalışanın yorgunluğu güzel bir yemek ve uykuyla giderilir ama sıra ruhen yorgunluğa gelince iş zordur. Ruhen yorgunluk fiziksel ve zihinseli de kapsar. Yanlış, kötü ve düşüncesiz eylemlerden bezen, bıkan, çaresiz bırakılan, aldatılan ve beklemediği sonuçları alan duygularıyla alay edilen insanlarda ruhen yorgunluk ve sonucunda da hastalık oluşur. Ruhen yorgunluk giderilmediğinde diğerlerine göre tahribatı çok olur ve hastalığa gider. Ruhen yorgunluğun giderilmesi öncelikle kişisel –  ya da dışarıdan yapılan iknaıyla başlar. Yapmak istedikleriyle- yapmak zorunda kaldıkları istemediklerini arasında tercih etmeleri sağlanırsa bir adım atılmış olunur. “Mecburen istemediğimi yapıyorum “ cevabı geliyorsa “Mecburen”i eğlenceli hale çevir o halde “diye cevap verilir…