MERAK

Bazı insanlar çok meraklıdır. Örneğin ben bilgiye çok meraklıyım ama işimle ilgili, dünya da olup bitenlerle ilgili. Gereksiz bulduğum işlere merakım yoktur. Onları hemen göz ardı edebilirim. İlgileneceğim işin değerli olması önemli. Örneğin: Her ders sırasında ve sonrasında “ Acaba bu daha kısa ve açık nasıl öğretilebilir? “ sorusu beynimden hiç gitmez.  Bir de öğrenciler anlamadıkları yeri sorunca bende bir merak başlar “ Acaba nerede eksik anlattım? “ sorusuna cevap ararım ve her değişik anlatışım gelişimime yardımcı olur.  İnsanların aldığı eğitim merak’ın kalitesini belirlemeli. Merak ardından araştırmayı getiriyorsa ve insanlar bunun için kafa yoruyor ve sonucuna ulaşıyorlarsa güzel.  Bazı meraklar ise tehlikeli… Bunun içinde boşuna “Merak kediyi öldürür veya öldürdü.” dememişler. Başkalarının yaşantısı nedense birileri için inanılmaz merak konusu. Neden acaba? Öğrenip de ne yapacaksın? Neye lazım? Hangi ihtiyaca binaen öğrenmek istiyorsun? Sana ne? Annelere gelince onlar evlatları için her zaman merak ederler. Onlar haklı. Nedenini falan aramayacaksın. Evladının her şeyi yolunda olsa bile “Acaba bir şeye ihtiyacı var mıdır? “diye merak eder. Anne olmakla birlikte( doğru anneler için geçerli)  merak boy göstermeye başlar. Bu amatör merak yaşam boyu sürer. Bir gün derste öğrencilerim “Eve 5 dakika geç kalsak merak edip sorguya çekiyorlar.” diye şikayet ederken, yanına oturduğum ve varlıklı bir ailenin oğlu olan öğrencim eğildi usulca” Hocam, ben bir ay eve gitmesem kimse nerede diye merak etmez. Babam gece aleminde annem oyun masasında. Ne kadar şanslı olduklarını bilmiyorlar.” dediğinde içim sızladı. Çocuklara döndüm ve dedim ki: “ İnsanın merak edilmesi çok güzel bir duygu. Ya etmeseler diğer deyişle umurlarında olmasa daha mı güzel olurdu? Diye sorduğumda “  O kadar da değil hocam! “ cevabını verdiler.

Yorumlar