Bugünlerde kaybettiğinizde anladığınız değerler var mı?

Değer mi hiç? Sorusuna verilecek cevabın farklı olması normal. Örneğin günde iki paket sigara içmenin sağlığa zararını düşündüğümde “Sigara arkadaş gibi- içmeyi seviyorum falan gibi sözlerden sonra “nefes almada sıkıntı başlayınca bu arkadaşa katlanmaya değer mi diye sordum ve değmez cevabını verince kapının önüne koydum ve kendimi de kapının önünde buldum. Sabah yürüyüşü. Hava yeni aydınlanmada. Tek tük dükkan açılamaya hazırlanmakta. Önümde dış görünüşünden yoksul olduğu düşünülen yaşlı bir adam yürümekte. Çok pahalı bir erkek giysisi satan mağazanın önüne gelince durup giysilere bakması beni şaşırtmadı. İnsan güzelden anlar ama cebinde ki para bunu anlamazsa birlikte olamazlar. Bazıları mala değer verir bazıları soya… Bazıları değerin ne olduğunu bile bilmez.( yapacak bir şey yok.) Değer vermediğiniz şeylerin aslında ne kadar değerli olduğunu anlamak için kaybetmeyi beklememeniz lazım. Bazıları asalete değer verirken diğerleri samimiyete… işin en önemli noktası ise değer olan kendimizdir. Birilerine bunu kanıtlamamız gerekmiyor. Bilemiyorlarsa onların sorunu. Belki yalnız kalınca anlar diye cezasını kesip biletini eline veriyorsunuz ama bir yandan da üzülüyorsunuz. Zeki bir insandı niyeti olsaydı anlardı diye. Üzülmeye gerek yok o zekasıyla siz değerinizle yol alıyorsunuz bu hayatta. Bütün bunları yazmaya değer mi diye düşünüyorum ve diyorum ki okuyanlar var ama okuduklarına memnunlar mı değiller mi? bilmesem de düşüncelerim boşa gitmesin diye yazmaya devam ediyorum… gözlerinizin değerini bilin…

Yorumlar

Yorum Gönder