Benim ki iyi ellerinizden öper diyemiyorum. Cevabı yarın alacağım. Birileri bir
şeyden bahsetti mi hemen kendimi yoklarım.
Geçenlerde kan değerinden bahsettiler. Aldı mı içimi bir şüphe J Kanım değerli mi değersiz mi? Kansız mıyım, kanım bozuk mu? Renkli mi
renksiz mi? Hemen karar verdim. Sabahleyin uyanır uyanmaz kendimi sağlık
ocağında buldum. Alt tarafı vereceksin biraz kan alacaksın bütün soruların
cevabını. Millet boşuna kan davasını gütmüyor… Elbet bir bildikleri var yani. Bazıları
değerli kan peşindeyken, bazıları da kan kardeş oldukları için birbirlerini
kollamak adına cana kıyabiliyorlar. Çocukken parmağımızı biraz çiziktirir kan
akıtır; arkadaşımızla onları karıştırıp kan kardeşi olurduk. Bunun çok önemi
vardı. Artık birbirimiz için canımızı verebilirdik. Çılgın bir millet olduğumuz
için her an can vermeye hazır oluşumuz çok hoşuma gidiyor. Hazır gitmişken
sigarayı da bıraktım sevincimi doktorla paylaşayım dedim. Hep aynı cümleyi
kuruyorlar. “Kendiliğinizden mi? yoksa destek alarak mı? “ “Keyfim, kâhyam ve
ben ailecek karar aldık.”demek istiyorum ama ayıp olur diye susuyorum. “Karar
alınca uyguluyorum.” Demekle yetiniyorum. Bana tavsiyelerde bulunuyor” “Bant
kullansanız iyi olur. Sigara yerine elinizde su şişesi bulunsun. Sanki şişeyi
parmak arası tutup ta su içiyormuşuz gibi. Bağlantıyı kuramadım ama doktor
hanımla aramızda bir konuşma geçiyor ve ben diyorum ki her meslekte iyisi de
var kötüsü de… Hemen itiraz ediyor. En zekiler doktor oluyor bu yüzden kötü
doktor olmaz diye… Verecek cevabım yok ben mesleki olayla kişiselliği birlikte
düşünüp söylediğim cümle böylece askıda kalıyor. Devam etmiyorum. Rahmetli
kayınvalidemin sözünü hatırlıyorum: ”Anlayana konuş, susmasını da bil.” Yarın kan
değerim açıklanacak bu yüzden doktorumla ters düşmek istemiyorum. Kan değerim
düşükse prim yapması için ne yapacak çok merak ediyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder