Doluya mı koysam, boşa mı?

Diyen bir insan şüphesiz karar veremeyen insandır. Kimse gücenmesin ama seçenek sunulduğunda- olduğunda düşüncelerine duygularını da katınca karar vermemek ya da verememek biraz şımarıklığa giriyor bence. Al bir kağıt önüne, düşün bir kaç seçeneği  sonra artısıyla eksisiyle  arasından doğru olanı seç- karar ver. Hani çocuklar yapsa anlarım. Renkli şekerlemeler arasında tercih yapamazlar ya yetişkin bir insanın bunu yapması tuhaf. "Ya karar veremiyorum, o işe girsem mi çıksam mı?" gibi yüksek sesle konuşmalar olur ya. "İster gir ister çık bu senin hayatın getirisini götürüsünü hesapla!" demek geçerken içimden akıl danışma modunda bu soru geliyorsa son derece acımasız bir şekilde "İhtiyacın varsa girersin, yoksa çıkarsın. Bu bir kumar değil ki "Hangi ata oynasam." gibi. Bazıları giyim, yiyecek, içecek konusunda kararsız kalırken ( bunlar önemli değil) hayati ve zor konularda kararsız kalmak üzücü. Hani bir atasözümüz var ya" Aşağı tükürsem sakal, yukarı tükürsem bıyık" Kararsızlığı alışkanlık haline getirenle yürümek zor. Sen yolunda giderken o yolda durmuş ya da geride kalmış bir halde düşünüyor olacak. Çok merak ediyorum. Neyi - niye düşünüyor? Sanki terazi mübarek seçeneklerin ikisi de denk geldi ve o anda dondu. Bazıları kararsız kalmamak için hemen önlemini alır ve şu soruyla karşına çıkar:" Sen olsan ne yaparsın?" anlatırsın kararsız gerekçe bulur. "Tabi dışardan öyle, benim yerimde olsan."  Çok şükür...


Yorumlar