Hayatta kalabilmek mi? yoksa ayakta durabilmek mi?

Nefes alan her canlı bir şekilde hayatta kalabilir – yaşamını sürdürebilir- yaşamı öyle kabullenebilir. Ayakta kalabilmek ise çok ayrı bir şey bana göre. Genelde hastalığı ayakta geçirenler dışında hasta- halsiz insanlar yatmayı isterler. Hayatta kalabilmek için mücadele ederler. Ayakta kalabilmenin “VARIM” anlamına gelen çok ayrı bir havası var. Önce varlığını tanı, kapasiteni arttır, geliştir ve sonra da insanlık adına var ol. Benciller için demiyorum bunu çünkü onlar dünyanın kendileri için döndüğünü düşünenlerdir. Oysa hayat insanla güzel. Hayvanlar ve bitkiler içinse bakılıp korunuyor ve seviliyorlarsa hayat güzel. Yalnız başına yaşamını sürdürmek durumunda kalanlar için hayat zormuş gibi görünse de kişinin özelliklerine bağlı olarak bu artıya dönüşebilir. Olumsuz insanlar içinse fark etmez.  Kaçınılmaz olarak ayakta olan insan ve yaptığı işler görülür. Yatansa sadece yatıyor, uyuyor, dinleniyor çok kötü değilse düşünüyor diye yorumlanır. İnsan olmanın verdiği en büyük sorumluluk ise sadece kendimiz için değil karşımızdakilere de duymamız gerekir. Uzun süre görüşmeyenler karşılaştıklarında veya haberleştiklerinde “Hayatta mısın? Epeydir görünmüyorsun.” esprisini yaparlar. Bunun anlamı da açıkça “ Birazda bizimle ilgilen yani.” Bunun özlem mi? Hesap sormak mı? “Sırf işe zaman ayırma bize de ayır “anlamına mı geldiğini karşınızdakini tanıyorsanız bilirsiniz... 


Yorumlar