SUS- ama SUSTURULMA !

Aklından ve yüreğinden geçen bazı şeyleri anlatacak sözcük bulamazsın susmak zorunda kalırsın. Karşındaki anlayamaz diye karar verdiğinde de aynısını yaparsın ama en ilginci karşındakini üzmemek adına susarsan olur. Bu insanı incitir. Adam yerine koyulmadığını düşünür. Bu kendiliğinden oluşan bir olayken; başkası tarafından susturulmak yerine göre kötü veya gerekli bir eylemdir. Uzun, karmaşık ve sıkıcı konuşan insanı kimse dinlemek istemez. Bu durumla karşılaşırsanız sesinizi kayda alıp tarafsız olarak bir de siz dinleyin. Yakınlarınıza susmak ise onlara güvenmemek ya da onları küçümsemek anlamına da gelebilir.  Çözemeyeceğiniz durumlarda fikir almak sizi küçültmeyeceği gibi karşınızdakini de yüceltmez. Haksızlıkta ses çıkarmamak ise bambaşka bir durum. “Susma! Sustukça sıra sana gelecek!”  sözü bundan çıkmıştır.  Düşüncelerini ve duygularını paylaşmazsan içinde birikir ve sana yük olur… Hastalanmana bile sebep olabilir. Yeri gelince susmayı da bilmek gerekir. Susma hakkını kullanmak gibi. Bazıları ise sözcükleri yetmediği için gözleriyle konuşmaya kalkarlar ki bu bana çok tuhaf gelir. Sözcükler gözlerle onaylanabilir. Sadece gözlere yıkarsanız;  yanlış anlaşılabilirsiniz artı duygu ve düşünceleriniz yerinde saymaz yani kısır kalmaz…

Yorumlar