Başımıza
gelenlerden dolayı kimseyi suçlamayalım. Özellikle ve öncelikle iki insanın
anlaşmak amacıyla bir araya gelmesi, kendisini iyi tanıyıp karşısındakini de
tanımaya çalışması sonucunda karar verilen sonuç: Anlaştık ve devam etmeye
karar verdik ya da vazgeçtik. Bunun adı ders olur, evlilik olur, başka bir iş
için sözleşme olur da olur. Bazıları sadece işleri görülene kadar senin
istediğin tarzdaymış gibi görünse de seni garantiledikten sonra gerçek yüzü
kabak gibi ortaya çıkar. Evlenene kadar son derece sevimli, çalışkan, iyi
niyetli gibi görünen bu mahlûklar nikâhın bitiminde iğrenç olduklarına dair
işlere başlarlar çünkü ellerinde değil- dayanamazlar daha fazla iyi insan rolü
oynamaya. İnsanlarda öncelikle “iyi” sözcüğünü yakıştırdığım için kötüyü görmek
istemiyorum. Eğitim almamış duyarlı insanların hisleri daha iyi çalışıyor.
Örneğin, aynı anda gördüğümüz – konuştuğumuz biri hakkında manzaraya bakarak ”Ne
kadar çalışkan ve merhametli.” Dediğimde “Hayır, öyle biri değil, evlendikten
sonra göreceksiniz” demesi ve dediği gibi görmem beni üzüyor. Başındaki
konuşmalarıyla evlendikten sonra taban tabana zıt davranışları aslında ne kadar
samimiyetsiz olduğunu gösteriyor. Yanılmayı istemediğimiz halde, peki o zaman
niye yanıldık? Güzel bir şey görmeyi arzu ettiğimiz için. Mesleğimle ilgili
merhamet olayı yok, bir öğrenciye, bir kendime bakıyorum, sonra karar
veriyorum. “Ya biz ayrılamayız ya da birlikte olamayız!” diye…
Yorumlar
Yorum Gönder