Kasma kasıntı olursun.

Ne yani sorunun cevabını bilmiyorsan niye kasılıyorsun. Bence öğretmeyeni kas! Hatta kaskatı yap. Gelecekte örnek olsun diye. İşte bu öğrencilerine öğretmeyip kasarak mesleğini kötüye kullananlardan biri. Onlarca öğrenciyi telef etti. Bazıları hala sakat bırakmaya devam ediyor-utanmadan. Bilmiyorum demek biliyorum demek kadar değerlidir. Çünkü hala bilip bilmediğine karar veremeyen onca insan varken. Tereddüt ettiğin zamansa “Sanırım” diye bir giriş yapman havayı ve ortamı yumuşatacağından söyleyeceğin şey yumuşak zeminde geleceği için rahatsız edici olmaz ve seni korur. Bilgi bu alındığı değerde verilir. Bazen koşullar bilindiği halde sunumu engelleyebilir. Önce sen hatana sahip çıkacaksın” insanlık hali falan gibi laflar edeceksin ki başkaları senden önce davranıp seni tiye almasınlar. Kasmayı çok seviyorsan git spor salonlarına adam gibi kas yap ama dikkat et dengeli olsun. Avusturya’dan yetişkin ikiz erkek kardeş gelmişti. Biri iri yarı, diğeri çelimsiz. İri yarı olanın üst tarafı kas, altı saz. Bacaklar çöp gibi. Bir gün (ders dışı genelde ders bitince hemen gitmiyorlar) dayanamadım. Omuzlarını göstererek:” Alt taraf üst tarafı taşıyabiliyor mu?” diye sordum. Ağırlık olarak değil de görüntü uyumunu kastettim. “Kızlar kaslıları çok beğeniyorlar.” Diye cevap verdi.“Sadece dikkat çeken üst taraf kasların sanırım onlardan bacaklarını görmüyorlar.”dedim. Spor hocana söyle “ Bacakların seni dava edeceklermiş.” Ertesi ders geldiğinde hocası” İngilizce öğretmenin haklı üst tarafla çalışırken onlara hiç dikkat etmemişiz.”demiş. “Yine de şanslısın!” dedim. Allah'tan kafada kas yok, yoksa kas kafa olup çıkardın. Onun çaresi yok! Her şeyi bütünüyle değerlendirmeyi yaşam felsefen olarak algıla! Tamam mı? Cevabını bile beklemeden odadan çıktım. Hemen verilen cevaplardan hep korkmuşumdur. Usulden mi? İnanarak mı? Onun için beklemek gerek…

Yorumlar